25 Şubat 2014 Salı

Allah Bizi Parka Götürsün!

Her akşamki uyku ritüelimiz gibi bu akşamda süt, tuvalet, diş fırçalama, masal anlatma fasıllarından sonra yatağa girip birbirimize  sarıldık Ada'yla. Önce kreşte olanları anlattı geniş hayâl dünyası ile. Ceren O'na kızmış, Sevim öğretmeni bugün giydiği gömleğini çoook beğenmiş :) 

Sonra -haydi dua edelim dediklerimi tekrarla dedim
-Allah'ım bize sağlık ver diye başladım

Tekrarladı O'da. Sonra kendi duasını etti

-Allah bizi parka götürsün... 

Tövbe tövbe mi diyim Amin mi diyim bilemedim.. :)

Ben kendi evimizi alalım, iyi bir işim olsun diye dünyevi şeyler için dua ederken, benim 3 yaşındaki minik kızımın duasına bakın :) 

Ahh çocukluk! Ne güzelsin.. Ne olurdu bende de hiç bitmeseydin...




21 Şubat 2014 Cuma

Yatılı Misafir

Cumartesi akşamı torunlarını çook seven anneanne ve dede bize çay içmeye geldiler.
Evlerine gitmeye hazırlanırlarken dede Ada'ya birlikte uyumayı teklif etti. Bu gece bizde kal dedi.
Ada önce bana bakıp -annem de gelecek mi? diye sordu. 
Sabah gelecek dedi dede efendi :) Tamam diyip bir hışımla ceketini giymek için zengin kalkışı yapan Ada dede ve anneannesinin elinden tutup gülerek gitti.

Ben şoktayım tabi! Şoktayım, çünkü Ada bilinçli olarak isteyerek gitti. Nasıl olsa bir saat sonra gelin alın derler diyorum kendimce. Bir saat sonra arayan anneanne herşey yolunda diyerek beni tekrar şoka soktu :)
Ben şaşkınlıktan cidden ne yapacağımı şaşırdım. Birbirimize bakıp gülüşüyoruz Halil'le :)

İlk yaptığım şey yorganın altında kıvrılıp uyumak oldu!...

Pazar sabahı bizde gittik anneanne ve dedeye. Ada gayet halinden memnun, mutlu karşıladı bizi. Hatta dün gece anneannemle uyudum bu gece de dedemle yatıcam dedi. 
Bu sefer ben nasıl mes'udum bilemezsin :)

Kızım büyüyor benim yaa. Cidden!




12 Şubat 2014 Çarşamba

Yabancı Dil

Hastalık nedeniyle ara verdiğimiz okulumuza dün yeniden başladık. Kapıda yine ağlak bir sahne yaşasakta
vuslatımız herzamanki gibi çok güzel oluyor

Bugün okuldan aldım yine, eve çıkmadan bisiklete binmek istedi. Yarım pedal sürerek ve ben sağ tarafım tutulmuş vaziyette ona yardımcı olarak babaannesina kadar gittik.

Yemekten sonra biz bugün ingilizce dersi yaptık dedi..
Neler öğrendin diye sordum başladı saymaya

Faan, tuluuuu, tiriii, foooooor :)))




Bundan sonraki postlarımız ingilizce olursa şaşırmayın pleaseee :))

4 Şubat 2014 Salı

Antibiyotik..

Görsel: google

Herhangi bir mikroorganizma tarafından, başka bir mikroorganizmayı öldürmek veya çoğalmasını durdurmak için üretilen her türlü madde.
(kaynak: wikipedia)


 

Ada doğduğundan beri ilk kez bugün kullandı! Neredeyse 3 yaşında! Yaklaşık bir aydır geçmek bilmeyen lanet öksürük ve boğaz enfeksiyonu yüzünden. Ve onun getirisindeki ateş, iştahsızlık, düzensiz uykular...
Birde 2 ay önce başlayan okul sebebiyle değişen bağışıklık sistemi.. 
Bazı günler Ada'yı kreşe bırakırken kapıda bir iki saniye gördüğüm burunları akan sümüklü çocuklar.

Engel olamıyoruz hasta olmalarına. Bari daha güçlü tutalım minik vücutlarını diye diye okuyup öğrendiklerim. 
Dün akşam sağlıkçı bir arkadaşımdan öğrendiğim konu: Bıldırcın yumurtası...
Bir kaşık balla bir tane çiğ bıldırcın yumurtasını iyice karıştırıp ılık sütüne ilave ettim. Çocukların bağışıklık sistemi için mükemmellmiş bu yöntem. Üç-dört günde bir verilebilirmiş. Tabii bu bilimsel bir şey değil. Arkadaşım oğluna hep içirmiş. Ve faydasını görmüş. Ayrıca biraz araştırınca grip, öksürük gibi başbelası sıkıntılarda da çözüm olduğunu okudum. İnşallah işe yarar. 

Bugün 4 şubat. 
Ve ben ilk kez bu yıl bu kadar çok istedim yazın bir an önce gelmesini...


KIZIM BÜYÜYOR

Lilypie Premature Baby tickers