27 Şubat 2013 Çarşamba

Nurlar İçinde Uyu..

25 Şubat Pazartesi..
Saat: 08:05

Telefon çaldı! 
Halil'in -hadi yaaa demesiyle konunun ne olduğunu anlamak hiç zor olmadı!
Sıkıntılı bir sabah günaydın dedi evimize. Gün aymadı aslında..
Yüzümüzü yarım yamalak yıkayıp hemen babaannemize gittik. 
Sarıldık...Sarıldık...
Kayınvalidemi ağlarken görmek çok üzdü beni. Annesini kaybetti o sabah.. Ağlamasında ?!

Büyükbabaannemiz 85 yaşında koca bir çınardı. 6 çocuk sahibi olmuş, evlatlarını okutmuş, büyütmüş Yugoslavyada doğmuş bir çınar. Kökleri kocaman, upuzun..
85 yaşında olmasına rağmen espirili, zeki, güleç,şen şakrak bir kadın! 
Ada bir gün Pepee izlerken "koca kafalı çocuk" dedi. -Şapkası kendinden büyük.. Çok gülmüştük.

Bir haftadır hastanedeydi. Yoğun bakıma aldılar. Üç gün öncede iyi haberleri geldi. Pazartesi yoğun bakımdan normal servise alacağız demişti doktorlar.

Ama olmadı....


Bu güzel yastıklardan ördü herkese. Evlatlarına, torunlarına, torunlarının çocuklarına, karşı komşularına.




Kayınvalideme de öğretmiş. Öğrettiği için de çok sevinmiş. Benim yetiştiremediklerime 
-sen yap demiş..




Şimdi bu yastıklar daha çok kıymetlendi.

15 Şubat 2013 Cuma

Tuvalet Adab-ı Muaşereti. Vol-1

Ada kuşum 23. ayının içinde. 

Uzun zamandır kakasıını yapmadan önce ve yaptıktan sonra "bitti" diyerek söylüyor. Çiş konusunda böyle bir durum söz konusu değil henüz.  Çoktandır çocuğu bu aylarında olan anneler gibi benim de "tuvalet eğitimi" hakkındaki yazılar dikkatimi cezbediyor. Kendimce araştırıp okuyorum. İlk öğrendiğim şey acele etmemekti.
İşten ayrılıp evde oluşumda çok güzel bir şans diye düşünüyorum. Birde önümüz yaz. Umarım şans bizden yana olur da "bezsiz güzel,mutlu günler" devrine kısa zamanda hasıl oluruz :)

Biz Ada'ya son zamanlarda "sana bebek tuvaleti alıcaz, sende artık tuvaletine yapacaksın çişi,kakayı" dedik. Bunu idrak etti şükür. Mesela tuvalete ikimiz beraber giriyoruz. Ve ben ona yine aynı şeyleri söylerken -Anne çiiş diyip bezini gösteriyor :) Ne demiştik acele etmemek önemliydi! 

Geçen akşam tecrübeli anne arkadaşlarımdan biri kesinlikle lazımlık alma dedi! (ünlem 1) Direkt klozet küçültücülerle başlamak daha faydalıymış! Diğeri de lazımlıkta oturan çocuğun ayağı yere değdiği için korkma sorunu daha az hatta hiç olmaz dedi!! (ünlem 2)  Sonra benim aklıma annemin söylediği şeyler geldi.
-Sizin zamanınızda yoğurt kaseleri vardı :))))))) !!! (ünlem 3)

Dediğim gibi araştırıp okuyorum. Bloğunu severek takip ettiğim Elif ve oğlu Cem'in tuvalet macerası yazısını okuyunca içim açıldı. Orda da çok başka şeyler olmuş :) Blogları bu yüzden çok seviyorum

 Yandaki tuavelet aparatıyla mutluluğun yolunu bulmuşlar. İnternette fiyatı 75-100 tl arasında değişiyor! Az bir rakam değil tabi. Kaldı ki Ada bunu severmi, kabul eder mi, acaba bizimde işimizi görürmü diye merak içindeyim. 

Çünkü yaklaşık 2 yıldır bir çok çocuğun sevdiği bazı şeyleri benim kızım sevmedi. Damak tadından oyuncaklara kadar mesela! 

Mama sandalyesi mesela. 3 Yaşına gelmiş olan bir arkadaşımın çocuğu halaa mama sandalyesini severken, Ada 13 aylıktan itibaren asla istemedi. Bu gibi durumlarda beni düşündürüyor şuanda bu Toily den edinmek için :)


Geçenlerde evimize çok yakın bir avm de 3,5 tl ye lazımlık gördüm :)) Neee dedim hatta. Bu rakamda çok komik.. Hali hazırda Ada'nın hayal dünyasından gelişen "sende artık çişini bebek tuvaletine yapacaksın" olgusu varken somutlaşmış olsun dedim. Ve bugün bir adet aldık....

Sabah dedemiz getirdi. 
-Aaa, ne güzeeeel, yaşasın bebek tuaveleti geldiiiii diye sevindik sadece. Zaten Ada'nın "haydi anne bezimi çıkarda şuraya bir güzel çişimi yapayım" demesini beklememiştim :)

Sağını solunu kurcaladı. Kapağını kaldırdı, baktı. Oyuncak ayısının çişini yapması için oturttu. :) O kadar...

Haydi bakalım bismillah diyorum bu günden itibaren.  Bakalım nasıl geçecek bu günler. Neler yaşayacağız.. İnşallah en kısa zamanda başarıyla bitiririz. Acele etmiyorum evet!!

Birde tecrübeli annelerinin tecrübelerinden yararlanmak istiyorum!! 

Annemle de mi görüşsem tekrar. Bir tane de yoğurt kasesimi koysam :))


8 Şubat 2013 Cuma

Şubat

Ben çok severim yağmuru.Cidden çok severim. Islanmayı, yağmuru izlemeyi. Sesini dinlemeyi...
Son katta ikamet ettiğimizden kendimizi daha şanslı hissederim hatta. Gökyüzüne daha yakınız diye :)
Bugün nasıl güzel bir yağmur var.. Ve ben nasıl mutluyum.. 
Sizi de mutlu eder belki bu fotoğraf...

Neyseki dün öncesinde bolbol güneş depolamıştık. Havalar çok güzeldi son 10 gündür. Ve biz soluğu parkta aldık.. Hergün kahvaltıdan sonra ve anne kişisi olan ben evimi derleyip toparlayıp kuzumu dışarı çıkardım. Kâh kasap, kâh postahaneye gittik. Pazara bile gittik :) Ev de olmak ne de güzelmiş..
Alltaki resimde birpazar gününden. Pazar sabahı parka gidip yorulan bir çift ayak :) 

Şubat geldi hoş geldi. Tatil sebebiyle halalarımız ve kuzenlerimiz geldi. Babaannemizin evi doldu taştı. Malesef kendini sevdirmiyor Ada hala ve kuzenlerine.. Sık sık görmediğin de yabancılık çekiyor. Hâl böyle olunca biz ana & kız yapışık ikiz gibiyiz. Büyüdükçe ve tanıdıkça bu sevdirmeme durumunu da atlatacağız inşallah. Çünkü cidden sıkıntı veriyor her iki tarafa!
Uzaklardan gelen halalarımız Ada kuzuma  yapbozlu ve müzikli kitap getirmişler. Ada hediye paketi açmaya bayılıyor. Ve yine paketleri açarken daha içindekinin ne olduğunu görmeden "başşşkaaa ?" diye sordu. Öyle komik ki :) Yine dün akşamki misafirlerimizin getirdiği paketi açma merasiminde de aynı şey yaşandı.
-Başkaaa ?  :) :) 

Gülümsüyorum bunları yazarken ama yüzüm kızardı  o anlarda benim! 



KIZIM BÜYÜYOR

Lilypie Premature Baby tickers